Kurban ve Bayram

Merhaba değerli okurlar.
Kurban ve Bayram, Anlamı kurban etmek yani feda etmek anlamına gelir.
Bayramlar sosyal bir olgu çevrende yaşayana duyarlı, hasta ve büyüklerini ziyaret etmek. Sıkıntısı olanı, miskini yetimi, gözetmek gerekir. Kurban özünde yılda bir kaza belaya karşı ya da yaradanın sunduğu nimetlerin şükrü için feda edilen bir eylemdir. Kurbanın esas gayesi dağıtmak, paylaşmaktır.
İslamiyet’in beş şartından biri olan kurban kesmek günümüzde mana ve anlamından uzak.
Kurban tasarruf değildir. Tevazudan, empatiden paylaşmaktan uzaklaşmışız.
Kesilen etleri de derin dondurucuda saklıyoruz, kurbanı alet diyoruz derin dondurucuya.
Durumu olan kurban keser durumu olmayana ikram eder işin gayesi bu.
Bunu yapamıyorsan kendini sorgula mümin kardeşim. Kaldı ki çağımızda bu da çok etik değil.
Sosyal düzeni olan bir devlette yaşıyoruz içtiğimiz çaydan, konuştuğumuz telefondan, yaktığımız elektrikten, kullandığımız benzinden hapşırsan vergi alan devlet.
Neden Türkiye Cumhuriyeti’nin şerefli evladı diğerinin eline baksın düzenin bozukluğunu temiz yoksul halk çeksin.
Kibirli biri diğerine al bende var sende yok, et versin onurunu incitsin bu Çağ’da hiç etik değil.
O kadar meraklıyız ki halka el açtırmakta. Gelir dağılımı bozuk olan düzen birilerine var birilerine yok öyle bir düzen olmalı ki herkesin kurbanı olsun Kimse kimsenin eline bakmasın. Bugün kurban eti kabul etmek muhacir, mülteci ile aynı seviyede olduğu anlamına gelir ve muhacir, mülteciler Türk toplumundan birçok alanda daha refahlı yaşıyorlar. Örneğin onlar bayramda memleketlerini ziyarete gidiyorlar bizim emekliler köyüne gidemiyorlar.
Her şeyden vergi al, cezai yaptırım uygula halkı yoksullaştır sonra yoksulun eline üç kilo et ver onun da yarısı kemik. Alan birey veren bireye minnet dolu gözlerle baksın verenin kibri tavan yapsın.
Haydi Allah kabul etsin kurbanınızı inşallah siz erdemli davranmışsınızdır.

TUNCER ATEŞ