YAŞAM VE SU

Merhaba değerli okurlar!
İnsan oğlunun yaşam biçimi suya benzer. Suyun var oluşu denizlerin,suların buharlaşmasıyla bulutlar var olur. Şimşeklerin çakmasıyla yağmurların, karların yağması sonucu yeraltı inlerde toplanan suların pınar gözünden çıkmasıyla başlar. Pınarlarından çıkan sular yer yüzünde ırmak olur, çay olur süzülür bir gölde, barajda, denizde, son bulur. İsmi üst sınıf almıştır artık suyun ismi göl,baraj,derya deniz olmuştur.Su geçtiği güzergahta çok taşa, kaya’ya çarpar uçuruma düşer. düştüğü yere şelale deriz, uçuran su deriz, çağlayan su deriz. Bunlar hep su yolunda çıkan zorluklardır. Bazen yüzlerce metre yüksekten düşer sular. Türkiye’nin en uzun ırmağı Kızılırmak Sivas Kızıldağından doğar Kayseri, Kırşehir, Kırıkkale, Çorum, Karadeniz’de bir çok ili ziyaret ederek son bulur. Fırat, Dicle’de öyledir Mezopotamyada ki savaşların sebebidir su. İnsanoğlu doğumdan başlar akmaya hayatın peşinden, kimisinin hikayesi büyüktür. Kızılırmak gibidir kimisinin hikayesi, küçük çağlayan gibidir yaşam mücadelesinde kime hangi andikap düştüyse bir şekilde metropol kent’te bir işte fabrikada, yada yurt dışında rıskını arar. Kızılırmak gibi uzun menzillidir kiminin yaşamı. Herkes kendini bulabildiği limana doğru akıyor. Su misali düşe kalka zorluklarla boğuşa boğuşa kiminin hayatı kolay, kiminin hayatı zor, kimileri taşa çarparlar, kimileri şelale gibi yüksekten düşerler acıları, mücaledesi büyüktür. Akar menziline, limanına doğru insan oğlu. Dostlar benim susuz toprağı çorak bağımda ürün yetiştirmem çok zordu. Öyle olmasaydı gönül bağımdan size bir çok şey vermek isterdim. Sürç-i lisan ettiysem affola.

TUNCER ATEŞ