Paylaşmak Güzeldir..

İklim değişikliğinin etkileri artık günlük hayatımızın bir parçası haline geldi. Kuraklık, düzensiz yağışlar, yaz aylarında artan sıcaklıklar ve orman yangınları… Tüm bu süreçler Manavgat’ı doğrudan etkiliyor. Ancak elimizde çok kıymetli bir doğal varlık var: Manavgat Irmağı.

Irmak, yüzyıllardır bölgenin tarımını, içme suyunu ve doğal yaşamını besleyen bir kaynak oldu. Bugün ise iklim değişikliğinin etkisiyle ırmağın su seviyesi zaman zaman azalıyor, bazen de ani yağışlarla taşkın riski oluşuyor. Böyle bir dönemde suyun her damlası büyük değer taşırken, şehirde sıkça yaşanan su patlaklarıyla tonlarca suyun boşa aktığını görüyoruz. Bu kayıplar, gelecekte daha ciddi sorunlara yol açabilir.

Irmağın suyunu tamamen denize bırakmak yerine, ekolojik dengeyi bozmadan değerlendirmek mümkündür. Çünkü ırmağın denizle buluşması da doğal yaşam için hayati öneme sahiptir. Balıkların göç yolları, kıyı ekosistemi ve biyolojik çeşitlilik bu döngüye bağlıdır. Bu nedenle doğru çözüm, suyun bir kısmını tarımda, yangınla mücadelede ve şehir altyapısında değerlendirmek; diğer kısmını ise doğanın kendi dengesi için serbest bırakmaktır.

Geçmişte yaşadığımız büyük yangınlar bize şunu gösterdi: Su, sadece yaşam kaynağı değil, aynı zamanda doğayı korumanın en etkili aracıdır. Yangınlarla mücadelede kullanılabilecek her su kaynağı, ormanlarımızın geleceğini kurtarabilir.

Bugün yapmamız gereken, su kayıplarını önlemek, altyapıyı güçlendirmek, ırmak suyunu planlı ve verimli bir şekilde değerlendirmek ve bunu yaparken doğanın dengesine zarar vermemektir. Manavgat’ın geleceği, suya ve çevresine göstereceğimiz bu özenle şekillenecektir.

Suya gösterilecek özen, aslında hem Manavgat’ın hem de gelecek nesillerin geleceğine gösterilecek özendir.

Fatma SERT

Çevre Mühendisi

You May Also Like

More From Author

+ There are no comments

Add yours