Ne çok severiz yanan ateşe variller dolusu benzin dökmeyi, döküp de küçücük bir yangını söndürülmeze çevirmeyi..

Ülkenin hemen her yerinde, kasıtlı ve bilinçli olarak çıkartıldığı belli olan yangınlar çıkmış..
Ülkenin son ağaçları, hayvanları cayır cayır yanıyor iken; öküzün altında buzağı arayanlar, bu güzel ülkeyi sevmedikleri her hallerinden belli olanlar..
“Bu kadar yangın yetmez”.. diyerek, daha büyük yangınlar gerekir ..
Söylemleri ile dört elle yeni yangınlar çıkarmaya çalışıyorlar..
Ne olacak, ülke yangın yerine dönünce, hemen her yer, her şey yanınca kim kazanacak, kazanan kimler olacak?
Güç bende..
En güçlü benim ..diyenlerin ,güç sarhoşu olanların, ayakları yere basmayanların en azından görmezden gelip ,yol verdikleri, hangi milletten oldukları belli olmayanlar tarafından ortalık savaş alanına çevrildi..
Tarım, çiftçilik, hayvancılık ölmüş , hemen her camide selaları verilirken..
Sesi, makamı güzel bir çok imam ,en büyük umut turizm için de uzun uzun selalar vermeye başladılar..
Ülkenin ekonomisi zaten pamuk ipliğine bağlı iken, savaşlar sınırlarımıza kadar gelmiş iken, birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olduğu bu zor günlerde, bu ne hiddet bu ne celal?
Ülkenin hemen her kurumuna olan güven adeta yok hükmüne inmiş iken;
Umut bağlananların kendilerine bile bir hayrı olmadığı herkes tarafından biliniyor iken;
Adeta batsın bu dünya, batsın bu ülke..
Demek değil midir bütün bu yaşananlar?
+ There are no comments
Add yours